22 Ağustos 2011 Pazartesi

Action!


Herkese merhaba!

Bazılarınız beni Okuyan Kedi olarak Ocak ayından beri tanıyor. Ben de bu sayede bir sürü yeni insanla tanıştım, çok da iyi oldu (: Birçok insan soruyor, "Blog okuma alışkanlığını değiştirdi mi?" diye. Alışkanlığım değişti mi bilmyiorum ama kitap okumayı ertelemek için uydurduğum mazaretleri ne siz ne de kendim inanmayacağımdam mazaretler arkasına sığınamıyorum artık. Bir de artık okumak ayrı, okuduktan sonra bloga bir şeyler yazmak ayrı keyif vermeye başladı. Son olarka en güzeli de yorumlar!

Az çok tanıdığınızı düşünüyorum beni. Herkes gibi bir koşuşturmacanın içindeyim. Bazen çok yoruluyorum, bazen çok sıkılıyorum ama genel olarak ilgilenecek keyifli bir şeyler buluyorum. Bildiğiniz gibi bu keyifli şeylerden biri edebiyat. Bu konuda elbette bir uzman değilim. Sadece mümkün olduğu kadar farklı yazar ve tür okumaya çalışıyorum. Edeiyata olan ilgimi öğrendikten sonra aynı şekilde sinema hakkında da az bir şeyler bilmem bekleniyor çoğu zaman.

Acı gerçek şu ki, ben bu konuda tam bir kör cahilim. Ne sevdiğim bir yönetmen ne de arkadaş ortamlarında ismini söylediğim an dikkatleri üzerime çekeceğim filmlerden haberdarım. Neden böyle, inanın ben de bilmiyorum.

Radikal kararlar sıradan günleri anlamlı kılarlar.

Ani bir kararla, Okuyan Kedi'ye kardeş İzleyen Kedi'yi oluşturmaya karar verdim.

Peki neden? Bloga bir şeyler yazmaktan keyif alıyorum. Bu da beni bir şeyler izlemek, bu konudaki cahilliğimden kurtulmamda faydalı olacağını düşünüyorum. Elbette sadece kişisel çıkarlara dayanmıyor bu. Siz de keyif alırsınız diye düşünüyorum.

Peki neler neler olacak İzleyen Kedi'de?

Okuyan Kedi'de kitap yazıları neyse, İzleyen Kedi'de film yazıları o olacak.

Her ay 1 dizi incelemesine yer vermeyi düşünüyorum. Sizlerden gelen önerileri de dikkata alacağım elbette. Bakalım dizi dünyasında neler olup bitiyor?

İzlediğim filmlerde eğer çok sıradışı bir karakterle karşılaşırsam onun üzerine bir şeyler yazmayı düşünüyorum. Kitaplarda olduğu gibi, filmlerde de okuyucu/izleyici sayısık kadar anlam olduğunu düşünüyorum. Bakalım ben neler görücem?

Dinleyen Kedi ile ortak çalışma: Film Müzikleri!

Kitaplardan alıntılar gibi, filmlerden replikler elbette yer alacak. Kelimeler almıyor mu zaten aklımızı başımızdan?

Okuyan Kedi'de belki farketmişsinizdir, popüler yayınlardan uzak durmaya çalışıyorum. Film konusunda bu kadar katı olmayı düşünöüyorm fakat tozlu raflar arasında unutulanları hatırlatmak görevlerim arasında olacak

Dünya Sinemasına giriş niteliğinde filmler izlenecek, bu sırada Türk filmleri elbette unutulmayacak. Türkan Şoray'dan tutun da Türk Bilimkurgu Sineması'na kadar!

Listeler her eve lazım...

Yönetmenleri de yakından tanımak lazım.

Belgeseller olmazsa olmazlardan.

Dönemler ve akımlar. Temelleri de bilmek lazım, öyle değil mi?

Anketler artık bir Kedi geleneği...

Benden şimdilik bu kadar.

En az benim kadar heyecanlandığınızı umuyorum.

Filmlerde görüşmek üzere!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder